“2006’DA VAAT EDİLEN DESTEK BUGÜN NEREDE?”

Kolikısa, 2006 yılında yürürlüğe giren Tarım Kanunu’nda yer alan “tarımsal desteklerin gayrisafi yurt içi hasılanın en az yüzde 1’i oranında olması” hükmünün yıllardır uygulanmadığını vurgulayarak, “2025 yılı için çiftçiye ayrılan destek miktarı 135 milyar TL’dir. Ancak kanun gereği bu rakamın 615 milyar TL olması gerekiyordu. Aradaki 480 milyar liralık fark çiftçimizin hak ettiği, ancak alamadığı kaynaktır” değerlendirmesinde bulundu.

“ERZURUM’DA ÇİFTÇİ KARLA, MALİYETLE VE İLGİSİZLİKLE MÜCADELE EDİYOR”

Erzurum’un tarımsal üretim açısından hem hayvancılık hem de bitkisel üretimle önemli bir potansiyel taşıdığını belirten Kolikısa, “Yüksek rakımlı bölgelerde üretim yapmak zaten zordur. Buna bir de artan girdi maliyetleri ve yetersiz destekler eklenince, çiftçimizin üretim gücü zayıflıyor. Erzurumlu çiftçi yılmadan mücadele ediyor ancak yalnız bırakılıyor” dedi.

Yaş çay alım fiyatının prim dahil 25,44 TL olarak açıklanmasının, çiftçiler nezdinde hayal kırıklığı oluşturduğunu ifade eden Kolikısa, “Çay üreticisi, artan maliyetler karşısında bu rakamla geçimini sağlayamaz. Bu yalnızca çay üreticisini değil, genel olarak tarım sektörüne duyulan güveni de zayıflatmaktadır” yorumunu yaptı.

“SAADET PARTİSİ TARIMI STRATEJİK BİR SEKTÖR OLARAK GÖRÜYOR”

Kolikısa, Saadet Partisi’nin tarım politikalarına bakış açısının günü kurtarmaya değil, sürdürülebilirliğe ve planlı kalkınmaya odaklandığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Saadet iktidarında çiftçimizin hakkı kanunla değil uygulamayla teslim edilecek. Üretim planlaması, fiyat istikrarı, maliyet desteği ve kırsal kalkınma başlıkları bütüncül bir yaklaşımla ele alınacaktır. Tarımı ihmal eden bir anlayış yerine, üreticiyi odağına alan bir kalkınma modeli benimsenmelidir.”

Yusuf Kolikısa, açıklamasının sonunda tüm çiftçilerin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü kutlayarak, “Üreticinin alın teri kurumadan emeğinin karşılığını alacağı bir Türkiye mümkündür. Bunun için kararlı ve adaletli bir yönetim anlayışı şarttır” dedi.