Anahtar Parti Ankara İl Başkanı Ömer Korkmaz, Türkiye’de siyasetin uzun yıllardır bir “çember” sistemiyle işlediğini, bu çemberin içinde olanların imkân, dışına çıkanların ise korku içinde yaşadığını söyledi:

“Bugün siyaset bir çember gibidir. İçindeyseniz imkân da var, rahatlık da var. Ama çemberin dışına çıktığınız anda her şeyinizi kaybedebilirsiniz korkusu hâkim. Bu psikoloji, toplumun her kesimini kuşatmış durumda.”

“EMEKLİLER YORUM YAPMAKTAN BİLE KORKUYOR; ‘MAAŞIM KESİLİR Mİ?’ ENDİŞESİ YAYGIN”

Korkmaz, sahada karşılaştığı en çarpıcı örneklerden birinin emeklilerin yaşadığı tedirginlik olduğunu belirtti:
“Bir emekli vatandaşımız, sadece siyasi yorum yaptığı için bile maaşını alamama korkusu taşıyor. ‘14 bin lira maaş alıyorum, hükümet değişirse bunu da kaybeder miyim?’ diye düşünüyor. Bu korku, demokrasinin olmadığı bir ülkede görülür, 23 yıllık bir yönetimin vatandaşa aşıladığı güvensizliğin ürünüdür.”

“KORKU HER YAŞ GRUBUNA SİRAYET ETMİŞ DURUMDA”

Korkmaz, korku politikasının gençten yaşlıya kadar herkesi etkisi altına aldığını vurguladı:
“Gençler ses çıkaramıyor çünkü iş bulamamaktan korkuyor.
Orta yaşlılar susuyor çünkü çocuklarının okulda ya da kurumlarda sorun yaşamasından endişe ediyor.
Yaşlılar konuşamıyor çünkü maaşlarının kesilmesinden korkuyor.
Bu korku imparatorluğu büyüdükçe büyüdü ve her kesimi içine aldı.”

“VATANDAŞ ARTIK POLİTİKA DEĞİL, GÜVENE BAKIYOR”

Korkmaz, sahada gördüğü en çarpıcı dönüşümün, halkın artık politika beklememesi olduğunu söyledi:
“Vatandaş bugün, ‘Eğitimde ne yapacaksınız? Ekonomide ne öneriyorsunuz?’ diye sormuyor. Çünkü umut kalmamış. İnsanların aradığı şey artık politika değil, güven…
‘Ben lidere güvenmek istiyorum, güven duyduğum kişi zaten her şeyi çözer’ düşüncesi hâkim. Siyaset anlayışındaki en büyük kırılma budur.”

“BU KORKU ANCAK GÜVENİN YENİDEN İNŞASIYLA KIRILIR”

Korkmaz, Türkiye’deki korku çemberinin bir siyasi vaatle değil, güvenin yeniden inşa edilmesiyle kırılabileceğini belirterek açıklamasını tamamladı:
“Bu korkuyu kırmak için en büyük güç, toplumun yeniden güven duyacağı bir siyasi hareketin ortaya çıkmasıdır. A Parti olarak biz insanlara şunu söylemek için yola çıktık:
Korkmayın. Bu ülke sizin. Devlet sizin vergilerinizle ayakta duruyor. Siyaset milletin üstünde değil, milletin hizmetinde olmak zorundadır.”